bu gece hissetmiyordum hayatı…
bu gece özlemeye adanmıştı.
uzakları özlemeye
anlatılamayan şeyleri anlatmayı özlemeye…
belki de en çok da kendini özlemeye…
insanların arasından biraz sıyrılıyorum bu gece, bu kalabalıktan…
kendime dönmeyi istiyordum bu gece, kendim olmayı..
bırakmak istemiyordum artık kendimi, hissetmek istiyordum.
kendimi hapsetmek istemiyordum ben olmayan ben’e…
bu geceyi yırtıp kaçmak istiyordum kendime.
içimdeki sönmek üzere olan aydınlığa yetişmek istiyordum..
dokunmak istiyorum hayata bu gece…
karanlığı paramparça etmeye adandı bu gece.
ışığa adandı, acıya biraz da…
hissetmeye adadığım bu gecede bir kereliğine bile olsa uyanmak,
artık herhangi biri olmak istiyordum o kalabalıkta…
acıyı hissetmek için kaybolmak gerekiyordu kalabalığın içinde..
yorulmak için koşmak gerekiyordu bomboş kalabalıkta.
devam etmek içinse, özlemek gerekiyordu,
ve parlaması için ışığın, kendinde olmak…
Ferid Taş
Ben çok beğendim şahsen. Özellikle ” karanlığı paramparça etmeye adandı bu gece.
ışığa adandı, acıya biraz da… ” şu bölüm her şeyi özetlemiş. Ellerine sağlık.
genc kardeşim,
konudan uzaklaşmış edebıyat adına dağılmış gıbısın.yoksa new şiir bumu?bır anlaşılmazlık var..bu sadece senın zıhnının urunu senın anlayabılecegın bır şiir.bıze bır his vermedi ok?soğuk ve dağınık olmuş.daha yşayarak,oykunmeyerek yaz..ama zor dımı?cunku en guzel dızeler coktan yazıldı..cok yazmaktansa öz ve derın yazmaya calıs:)