Ana SayfaTarihFatih’i İstanbul’a Sokmayan Adam

Fatih’i İstanbul’a Sokmayan Adam

Birçok büyük hükümdarın olduğu gibi, Fatih Sultan Mehmet’in de efsane ve öykülerde ismi geçmiş sıkça. İşte bunlardan biri… Fatih Sultan Mehmet İstanbul’a yerleştikten sonra, kentteki günlük yaşam normale döndüğünde, bir gün ava çıkmak istemiş. Sultan, kentinin surları dışına çıkmış, uzaklaştıkça uzaklaşmış, avı da uzadıkça uzamış. Kente dönmeye karar verdiğinde de hava kararmaya başlamış.

İstanbul’u fethede fetheden hükümdar, sur kapılarının önüne geldiği sırada, kapının kendisinin emrettiği şekilde kapalı olduğunu görmüş ve nöbetçi askere içeri girmek için emir vermiş. Karanlık basınca kapıların kesinlikle kapanması emrini alan nöbetçi yeniçeri, kapıyı hiçbir şekilde açmaya yanaşmamış. Sabrı taşmakta olan sultan kızmaya ve yüksek sesle bağırmaya başlamış. Yeniçeri hiç oralı olmamış, çünkü gece olduktan sonra kente kimsenin alınmayacağına dair Fatih Sultan Mehmet’in kesin emri varmış. Fatih bakmış ki bu asker laftan hiç anlamıyor, verdiği emre titizlikle uyuyor, hemen sultan başlığını ve kaftanını giyip “Şimdi tanıdın mı sultanını asker? Ben Padişah Mehmet” diye bağırmış. Asker sapsarı kesilmiş ve bir koşuda kapıyı açmış büyük padişaha…

Bunu biliyor musunuz?

Size anlattığımız bu hoş öykü belki de yaşanmıştı, ne dersiniz? Bu hikâyenin sonunda Fatih askere, bu inatçı kahramanlığından ötürü, “sen ne yavuz bir ermişsin” demiş diye rivayet olunur. Bugün, Unkapanı’nın bitiminde İstanbul Manifaturacılar Çarşısına dönülürken yol kenarında bulunan ve 1455 yılında yapılan Yavuzer Sinan Camii’nin, işte bu yavuz yeniçeri tarafından yaptırıldığı söylenir. Aktarması bizden, inanıp inanmamak sizden…

Focus – İstanbul Efsaneleri

Editör (CMD)
Editör (CMD)http://www.felsefehayat.net
Yazılarını Mavi Melek Edebiyat Topluluğu, Düşünbil gibi dergilerde yayınlama fırsatı buldu. FOL Kitap öncülüğünde bazı kitapların hazırlanmasında görev aldı. Bu kitaplardan bazıları "Sorunsallıkta Yaşamak", Jan Patočka, Plotinos, "Tanrı, Ruh ve Mit", Henri Bergson. 2009 yılından bu yana felsefehayat.net'in (kurucu) editörlüğünü sürdürmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

DİĞER YAZILAR

Dahası - Ötekiler - BAŞKASI

Olmak

Büyük çizgileriyle tanıyorum umutsuzluğu. Kanatsız, akşam vakti, deniz kıyısında bir tarasada, kaldırmış bir sofrada kalmak diye bir sorunu yok onun.Umutsuzluk,ortalık kararır kararmaz bir karıktan...

Dostluk

Dostluk konusunda düşündüğüm zaman, hep şu noktayı göz önünde tutmalı diye düşünürüm: Acaba dostluğu arattıran sebep güçsüzlük veya ihtiyaç mıdır? Acaba karşılıklı yardımlaşmaya girişirken...

İçmek ve Sonrası

sarhoş hayatlardan şişe toplayan adamın ne topladığını bilir misin her şişeden çekilen her yudumda edilen küfür ve lanet veya sevgiliye söylenen aşk şarkılarıdır cennetten kovuluşudur ruhun şeytanla danstır her yudum ve her nefes ateştir...

Terketmek

Sonra farkına varıyordum bu bedenimin içinde hissettiğim ruh bana ait değildi. Nefes alıyordum, iyiydimzda. ama sonra bedenimin acılara yenik düştüğünü hissediyordum. Tamamlanmamış bir hikâyenin...

Şiir Üzerine

Israrla duralım bu nokta üzerinde. Ey şairleri rekabet, güzelin yaşaması içindir: birincilik daima münhaldır. Cesareti kıran, kanatları düşüren ne varsa söküp atalım; sanat bir...

Kaos ve Şizofreninin Çocuğu: Dövüş Kulubü

İncelemekte en çok zorlandığım eserlerden biri olma hakkını sonsuza kadar taşıyacak olan bir eser Dövüş Kulübü. Filmi birden fazla kez izlediğinizde özenle yerleştirilmiş çeşitli...

Hiç Sorunsalı

Hiç'i Düşünememek Nietzsche: “Olmama'yı tasavvur edemiyorum.”(1) Tam da özneyi kökünden yakalamak için hiçbir fırsat kaçırmayan bir düşünür söylüyor bunu. Çünkü Hiç'ten Varlık'a dönüş ya...

Pi

Maximillian Cohen sayılara takıntılı bir Wall Street müdavimidir. İşi gereği sürekli sayılarla içe içedir. Etrafındaki her şeyi sayılara ve şekillere bağlayan Maximillian Cohen gün...

Özlemle…

Günlerden hoşçakaldı... Bunu neden söylediğimi anlatamadım, sığınmak istedim, öylece kaldım! şehri altüst edip bulabilmek seni akıllardan geçip görebilmek seni rüyalarla karışıp düş alemine anladım her şey özlemle Yetim kalmış...

Tanrının Fısıldadıkları ve İnsan Ayetleri

Burada Tanrı konuşuyor! Tanrının haykırdığı BİR yerde senin ne önemin olabilir! (Ayet: 51) Daha mürekkebi kurumadan okunmalı bu ayetler. Bu ayetler ki insan için yazıldı...

Sona Atamadım Adımlarımı

Acılarımı hissettiğim gündü kendimi bu dünyaya ait hissetmeyişim, kendi aklımı bir delinin defterine yazmıştım. Sözcüklere sığındım, sözcükler aşağılıktı. Yaptıklarım son olacaktı, oysa ne çok...

Coffee and Cigarettes

bir film izleyip uykuya yattım teslanın ampullerini görmek üzere rüyamı bir sigaraya sattım şekersiz arsız bir kahveyle hayalet avcısı bil möriy içiyor sigarasını iki aptal zenciyle nikotin öksürüğü yakışıyor sıradanlığın ciğerlerine kuzenler...

“Poetika” İnsan Yazgısının Sanattaki İzdüşümleri

Felsefenin biricik mesaisi insandır, diğer bir söylemle felsefe eylemelerimizin kaynağı da sonucu da insandır: Felsefe varsa insan oradadır ve işin başındadır, insan yoksa felsefe...

Gecenin İçinden

sabaha doğruydu... gecenin içinden yeni çıkmıştım. biraz darmadağın, biraz da umutluydum. sabah, hangisine izin vereceğini bilmiyordu. bir şeyler bırakamamıştım gecenin içine.. hüznünü yaşıyordum belki de sabahın. hala karanlığın gıcırdayan sesi...

Ben Konuşmayalı Sen Kadar Oldu

I. Çığlık Sen işitti.  Usulca yorganın altına girdi. Gözleri her zamankinden daha yeşildi. Kirpikleri uzuncaydı. Yanakları al aldı. Burnu kemerli. Kaşları… Sesler çoğaldı. Alt alta,...