Her güne dejavuyla başlamak nasıl olurdu sizce? Groundhog Day ile bu deneyime hazır olun. Öyle bir hayat düşünün ki sürekli aynı günle başlıyor ve yine aynı güne dönüyor. Böyle bir hayatı yaşamak ister misiniz? Phil, günahsız bir adam değildi ama bu kadarını da hak etmemişti.
Bill Murray’ i hiç bu kadar umutsuz görmediniz. Her gün aynı radyo yayınıyla güne başlayan adamımız Phil’ in hayatı, kendisi dışında kimsenin bilemediği bir dejavudan ibarettir. Bunu farkeden Phil, ilk etapta panikler ama sonra iş değişir, bir sürü muzurluk yapar, kadınları kandırır, insanlarla dalga geçer ama prodüktörünü bir türlü tavlayamaz. Bir yerden sonra aynı dejavuyu ve günleri yaşamak ölümden daha beter hissettirir. Sonunda adamamız intihara kadar sürüklenir. Olaylar zinciri intihara kadar sürer ve ben tanrıyım demeye başlayan muhabir Phil, bu konuyu prodüktörü Rita’ ya açar ve herkes hakkında bildiklerini bunu ispatlamak için kullanır. Rita ona inanır çünkü muhabiri her şeyi bir tanrı gibi bilir..
Zamanı durduran ve artık bundan bıkan bir adamın sıra dışı öyküsü.
Phil, Rita’ya aşıktır. Bu kız için piyano dersleri alır, Fransız şiirlerini ezberler, insanlara iyi davranır kısaca onun gözüne girmek için her şeyi yapar. Bunları aşık olduğu kadın için yapmaktadır. Bu korkunç dejavu Phil için artık yeni bir başlangıçtır. O zeki bir adamdır ve yepyeni bir hayatı arzulamaktadır. Hayatını bu lanet kısır döngü içinde düzene sokan hızlı muhabirimiz her gün bir hayat kurtarır o artık bir melek gibidir. Karşılıksız iyilikler de bulunur. Tek umudu sevdiği kadınla eski hayatına dönmektir.
Film, hayatın anlamına dair harika bir espriyi barındırıyor ve bunu yaparken de ölümsüzlüğün yavanlığına işaret ediyor.
Can Murat Demir
