The Million Dollar Hotel bir Wim Wenders filmi, tek farkı diğerlerinden daha az diyalog kullanılmış olması bence. Çünkü Wenders filmlerinde fazlaca monolog dikkat çeker. Örneğin Wings of Desire… Bazı forumlarda rastladığım sıkıcı, çok sıkıcı yorumlarına katılmıyorum. Bunu söylemek hiç Wenders filmi izlememekle eşdeğer. Bu yüzden en doğrusu bu filmi diğer Wenders filmleriyle karşılaştırmaya gitmek. Evet bu açıdan bakıldığında sıkıcı değilse de daha yavan geldi bana senaryo ve replikler. Wenders, felsefi söyleme izin vermeyen bir hikaye kullanmış ve sürekli kullandığı fantastik vurguyu da bir kenara bırakmış. Sonuç olarak diğer Wenders filmleri içinde vasat kalmış diyebilirim.
Hastalıklı bir aşkın intikamla örtüldüğü bir cinayet. Romantik mi yoksa traji-komik mi siz karar verin! Türkçe’ ye Sırlar Oteli olarak çevrilen film bir banliyö otelindeki aşk ve cinayet sarmalını anlatıyor.
Izzy herkes tarafından sevilen biridir ama yoktan esrarengiz bir şekilde ölmüştür-öldürülmüştür, ama nasıl ? Bu genç adam zengin bir Yahudi ailesine mensuptur, babası bir medya kralıdır. Bu genç adamın ölümü cinayet mi yoksa intihar mı diye soruşturma başlatılır. Soruşturmanın başına ajan Skinner (Mel Gibson) getirilir. Geniş çapta sorgulama ve araştırma başlatılır çünkü Izzy’ nin babası medyaya düşecek bu olayı bir an önce aydınlatmak ister, oğlunun akıbetinin nasıl gerçekleştiğini bilmek ister. Ajan Skinner, katili bu otelde arar, katilin bu otel sakinlerinden biri olduğuna emin gibidir. Kozmopolit yapıdaki bu izbe otelde her türlü insan yaşar, Kızılderili, fahişe, hippi ve zihinsel özürlü Tom (Jeremy Davies).
Ajan Skinner’ ın işi zordur hepsiyle ayrı ayrı görüşür, odalarını dinler, hatta onları cinayeti aydınlatmada oyuncak gibi kullanır. Olayın kilit karakteri Tom’ dur aslında, Tom geri zekalı biridir ve oteldeki esas hatuna aşıktır, yani Eloise’ e… Bu platonik bir aşktır ve hastalıklıdır aslında. Eloise güzel bir kızdır ve geçmişinde Izzy ile bir birlikteliği olmuştur. Tom’ u elde etmek ve konuşturmak için ajan Skinner, bu kızı kullanır ve Tom’ da bir sırrın olduğunu hisseder. Sorgulama artık yön değiştirmiş bütün dikkatler bu geri zekalı çocuğu yönelmiştir. Ama Tom konuşmamaya kararlıdır. Oteldeki hiç kimse ser verir ama sır vermez. Hepsi ucube gibi davranmaktadır. Kesin olan bir şey varsa o da bu cinayetin kara kutusunun Tom denilen genç olduğudur.
Ama belirtmeliyim bu sayılanlar The Million Dollar Hotel‘i izlenmemesi gereken bir film yapmaz.
Can Murat Demir
