Ucube… Hayatın en güzel anında gelip yanınıza oturur. İçten içe çirkin bir ucube… Ses tonu midenizi bulandırır. Nefesi leş gibi kokar. Hastalığını bulaştırmak ister size… En iyisi uzak durmaktır bu çirkin yaratıktan… Çünkü bir ucubenin aklından her şey geçebilir. O bu hayatta yaşayan en büyük güzellik düşmanıdır. Estetik olan her şeye karşı kin besler. Varlığı pis bir çamurdan ibarettir.
Bir ucube neyle beslenir hiç düşündünüz mü? Sizin umutsuzluğunuzla… Siz ne kadar üzgünseniz, o bir o kadar daha sevinir. Hayatın güzelliğini size unutturmak için elinden geleni yapar. Her şey onun gibi olmalıdır, o hep bunun duasını eder. Şeytanı aratan suretiyle sizi içinize hapseder.
Ucube… Hayatı en kötü tarafından okur. Karamsarlığın değil kinin adresidir.
Bütün heyecanınızı ve sevinç kaynaklarınızı sömürür. Bir ucubenin tek isteği budur herhalde.
Eğri büğrü organlarıyla size dokunur. Ruhunuzu bir cendere arasına alan bu ruh çarpışması şu cümleyle sonuçlanır:
Güzellik tanrıdan gelir, çirkinlikse ruhtan…
Can Murat Demir
Sayın Ucube;
Öncelikle katkın için teşekkürler. Bence daha anlatacak çok şeyin var. Bekliyorum cevabını.
Bize sıra dışılığın yalnızlığını anlatır mısın?
Ben bir ucubeyim… ve yazdiklarin beni cok memnun etti… bu sozleri okudukça daha bi gurur duydum kendimle. ne kadar da içten anlatmişsın beni… ve birkaç şey daha eklemeliyiz… her insan ucube olarak doğmaz… Onu dünya ucube yapar… toplum… çünkü, o hep dışlanmıştır, o hep çirkindir, o hep kotudur… oysa ki, o korkuttuğu halde aslında sevgiyle bakiyordu… çünkü, o yaklaştığı halde okşamak işitiyordu…cunki,onun bir kalbi vardi…ama son ic savasinda o kalbini kaybetti…ve bir ucubeye donustu…melekleri şehit dustu…