Düşünüyorum da, ölenlerin zamanı gerçekten durmuştur. Hiçbir gereksemesi yoktur. Biz akan zaman içinde onlarla karşılaşıyoruz ikide bir. Tuhaf bir şey bu;...
Bir hekimin, bir başka hekimin reçetesini, hiçbir şey eklemeden ya da eksiltmeden kullandığını gören olmuş mudur dünyada? Bundan anlaşılıyor ki hekimler...
Yaptığı iyiliği başkaları duysun diye, kendisine daha fazla değer verilsin diye yapan, doğruluğu dillerde dolaşmak koşuluyla doğru olan adamdan pek hayır...
1949’da yayınlanan “Ateşin Payı” ve “Lautréamont ve Sade”'dan, “Edebiyat Alanı”na kadar kitapları oluşturacak metinleri kaleme alırken Blanchot’nun problemi nedir? Basit....