Çamaşır suyu kokan annemin ellerini öperek büyüdüm ben,
O ellere kan yakışmazdı
Tel tel dökülürdü saçları gözlerinin önüne
Gözünün önünden ayrılmazdım.
Ve Tanrı...
Karanlığın bütün şehri kucakladığı, dolunayın etrafı somurtkan bir yüzle izlediği, aralarında savaşa tutuşmuş yıldızların birbirine sırt çevirdiği, katil rüzgârın...
Dış görünüşüyle herkesi imrendiren, içinde oturanın zengin bir adam olduğu anlaşılan, dışarıdaki çimleri bir bahçıvan tarafından düzgünce kesilmiş, çiçekleri...
Dumanlar... Alaaddin’in Sihirli Lambasından çıkarcasına dalgalanmaya başlamıştı. Veda ediyorlardı süper egolarına, tıpkı annelerinin okula getirdiği belli olmasın diye arabadan...