akşamım, sabahım
günüm, günlerim var.
ve “O”
acıkan, doyan
ama acısı duyulan anlarım var.
ve “O”
yollarım, yolcularım
hallerinden memnun cam kenarındakiler,
arta kalan camda gördüklerim var.
ve “O”
uzak, yakın mesafelerim
sessiz, sedasız sohbetlerim...
tanımadığım sokaklar şahittir
geceleri taşıdığım anlara
konuşmak için geç kalınmış
sözler yerlerinde değil ilk defa
uykuya anlatılan masallar
akılda kaldıkça uzar olmuş
korkular
kahramanları kadarmış aslında
gülüşlerinde yer buldukça çocukların
gezindiğim sokaklardan sıyrılıp...
“düşük ışık kalbe, yüksek ışık akla hitap eder” diyordu bir öğretici.
kalbin ve aklın aynı yolun yolcusu oluşlarından,
yollarının kendine has izlerinin çokluğundan veya azlığından.
- ama...