Bencil, Egoist

Kendi odana kapanırsın..

Dünya bile büyük gelir artık. Kendi dünyan bile büyüktür artık.. Odan da büyük gelmeye başlar, çektiklerinden sonra.. İçine kapanırsın. Senin içine kapanman sadece senin için kötüdür, diğer insanlar için âlâ.. Sen içine kapandıkça onlar zevkten parçalanır. Parçalanmanın acısını, aldıkları zevkin nimeti zannederler.. Bu senin için iyidir.. Parçalanmaları iyidir senin için, ne sebepten olursa olsun.. Senin sayende zevkten parçalanmaları bile iyidir. Bunlar onun farkına varamaz hiçbir zaman.. Senin, onları düşünecek ne zamanın, ne de halin vardır.. Kendi içinde senin parçalandığını düşünürler.. Oysaki parçalanan onlardır.. Sen artık onları zerresine kadar bölebilirsin. İplerin senin elinde olduğunun farkında değillerdir.. Sen, hepsinin ipi elinde olduğu için eğlenebilirsin.. Sıkıca tutarsın hepsinin ipini.. Zaman geçer .. Sıkılırsın kendi içinde ipleriyle oynamaktan. Bırakmazsın da hiçbirinin ipini.. Daha sıkı tutarsın iplerini.. Bu sefer dışarıya dönüksündür.. Onlar seni yönettiklerini zannederken, sen hepsinin ipi elinde olan bir efsanesindir.. Efsane benim! Benim efsane! Gözlerinin içine baka baka oynarsın ipleriyle.. Canını acıtmaz artık onlar.. Acıktıklarını düşünürler. Hiçbir zaman acımazsın onlara.. Ne geçmiş, ne de gelecek için. Sen varsındır.. Bencilsindir.. Egoist bir bencil! Hem egoist hem bencil.. Nasılsa canına tak etmiştir insanları düşünmek..

En iyisi düşünmemek dersin ve bencilleşirsin..

İpleri bir şeyler karaladığın masanın ayağına bağlar ve yazarsın.. Sadece yazarsın.. Sen yazarsın, hayatları senin elindeki iplere bağlı olanlar beğenir.. Bazıları eleştirir.. Çekemez. Eleştirir.. Bu senin hoşuna gider ve daha çok yazarsın.. İpler hala masanın ayağında bağlıdır.. Sıkı sıkıya bağlarsın onları.. Kaçmasınlar diye.. Nefret ettiğin halde kaçmasınlar dersin.. Belki eğleniyorsundur onlarla.. Belki de gerçekten gitmelerini istemiyorsundur.. Hiç birinin diğerinden farkı olmamalı senin için.. Biri neyse bir diğeri de öyle olmalıdır.. Hepsi eşittir senin için.. Eşittir. Olması gerektiği gibi olmalı her şey diye düşünürsün.. Nereye gidersen götürürsün ipleri yanında.. Bir kere zafer senindir, bırakmak istemezsin.. Çok hoşuna gider bu -üst düzey yöneticilik-. Sen eğlenirsin, onlar eğlendiklerini zannederler.. Hem iç hem dış dünyanda hepsinin ipi senin elindedir..

Her şey farklılaşır..
Sen kalırsın.
Dünyan kalır.
İpler kalır.
İpler hep sende kalır.

Mine Saka

Mine Saka
Mine Sakahttp://www.felsefehayat.net/
1994 yılının soğuk bir Şubat günü, İstanbul’da doğdum. Yalova Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği mezunuyum. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Konaklama İşletmeciliği lisans öğrencisiyim. Okumaya ve yazmaya tutkum çok küçük yaşlarda başladı. Yazı yazmak benim için özgürlüğün soyut boyuttan somuta boyuta geçişidir. Az konuşan çok yazan, gezelim – görelimci , hızlı karar veren, halinden memnun, çok Beşiktaşlı, biraz ağzı bozuk, biraz kırgın, en çok hırçın, biraz da Mine işte.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

DİĞER YAZILAR