yazar profil sayfası
Mine Saka
1994 yılının soğuk bir Şubat günü, İstanbul’da doğdum. Yalova Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği mezunuyum. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Konaklama İşletmeciliği lisans öğrencisiyim. Okumaya ve yazmaya tutkum çok küçük yaşlarda başladı. Yazı yazmak benim için özgürlüğün soyut boyuttan somuta boyuta geçişidir. Az konuşan çok yazan, gezelim – görelimci , hızlı karar veren, halinden memnun, çok Beşiktaşlı, biraz ağzı bozuk, biraz kırgın, en çok hırçın, biraz da Mine işte.
45 YAZI YAZDI
0 YORUM YAPTI
Mine Saka
Ölüm, Huşu Olan Yoldur
Yıllar sonra sana yazıyorum.
Sessizliğine, özgürlüğüne
Özgür sandığını tutsak bedenine.
Çok uzun süre zindanda kalışına,
Nefes alamayışına.
Yıllar sonra hala sana yazıyorum.
Yaralarına, içine, ölenlerine
Saygıyla ama sevgisizce.
Yanında olamayanlara, asla olamayacaklara.
Kinim...
Mine Saka
Aldatma Anlatısı
Yıllar sonra aynı yola girmiştik yeniden. Aynı heyecan, aynı coşku ile. Öldürmeye çalıştığı kadar doğmuştum içinde. Bir ışık huzmesi gibiydim. Gözlerini kapatıp kaçmaya çalıştığı...
DÜŞÜNMENİN spotları
“Fikir Bu Kapının Ardında” Söyleminin Hermenötiği ya da Düşünce Bağlamında Varlığa Bakış
“O halde en yüce şükür muhtemelen düşünmek olmalıdır.”
yüzeyine yazılmış ve dile gelmiş olan “Fikir Bu Kapının Ardında” söyleminin kısa bir çözümlemesine daha doğrusu hermenötiğine giriş yapılması planlanmıştır. Bu plan, düşünmenin kendisi üzerine yapılan çağrıların bütünleştiği bir alanı koyutlayarak iki farklı nesne (kapı-eşik) üzerinden varlık mefhumuna...
Yaşantının Ahlaka Musallatı: Filozofça Olan Üstüne Bir Deneme
Saygıdeğer Burhanettin Tatar;
Doktora öğrencinize ithafen kaleme aldığınız Sunuş’a dair birkaç anekdot paylaşmak istiyorum. İlham için nezdinizde öğrencinize ve bizzat size teşekkür ediyorum.
Öncelikle yazışma mecramızın doğal olmayan ruhundan bahsetmek istiyorum: Teknolojik istenç, varlığını, bedenimizi hiçe sayarak tahakkuk ettirir dolayısıyla size yazarken bu saldırı ile boğuşmak zorunda olduğumu biliyorum....
Tampon
Sadelik biraz anlamsız değil mi? Korkunun var oluş çabası sanki. Hak edilmemiş bir hediye sakin insan için. Nereye kadar yalnızlar galaksisinden uzaklaşabilirsiniz ki. Doğum ve ölüm sancısını unutamamış hastalıklı diyar mensupları.
Saki yapardı beni rahmetli. Alkol cumhuriyetine vize işlemlerimi yürütüyordu sanki. Bir türlü aydınlık sırası gelmedi alkol ortamlarından....
Derrida “Sevgi” Hakkında Konuşuyor
Sevgi hakkında ne demek istersiniz?
Ne hakkında? Sevgi. Sevgi mi, ölüm mü? Sevgi, ölüm değil. Ölüm hakkında yeteri kadar şey duyduk. Sevgi? Sevgi. Sevgi hakkında söyleyecek bir şeyim yok. Bari bir soru sorun. Durduk yere sevgiyi inceleyemem. Bir soru sormalısınız. Sevginin genelliği hakkında konuşma yetim yok. Yok. Belki...
Gündelik İşler, Nesne ve Özne Hakkında
Gündelik işler (ile uğraşmak) insanı bir nesne mi yapar? Bir şeye odaklanmak bir saplantı mı yoksa bir nimet midir? Bu sorular aynı zamanda insan varoluşunun kronik bir hastalığına göndermede bulunur: Sıradanlık
"Delilerin yaşamı ölümden beterdir" J. Sirach
Evet, İnsan denilen varlık alanı meşguliyetleriyle değerlenir ya da kendinde edindiği mülkler...
Yazmak, Arınma Ya da Kendi Üzerine Uzanmak
Yazmak ve Arınma bağlamında burayı işgal etme hakkını kendimde buluyorum dolayısıyla —yazı izin verdiğince— cüretkâr davranmak durumundayım. Baştan söyleyeyim: yazmayan bilmez, yazacaklarım sadece yazarak kendine bakanlara rehber olabilir —silinip tekrar yazılabilir.
Bir başlık önerisi:
Söylemek söyleneni yapmak olabilir mi? J. L. Austin
Arınma, reflektif bir bakışı icbar eder. Dolayısıyla...
“Yaygın Yanlışlar Ansiklopedisi” Zehir Zemberek Bir Eleştiri Kitabı
YAYGIN YANLIŞLAR ANSİKLOPEDİSİ
Yazar: Sefa Kaplan
Editör: Utku Yıldırım
Kapak: Barış Şehri
Sayfa sayısı: 282
Fiyat: 80 TL
TADIMLIK
‘Bu ülkede güvercinleri vurmazlar’: Hrant Dink’in, ‘Ruh Halimin...
Kartezyen Düalizme Yeni Bir Bakış
Düalizmin Ortaya Çıkışı
Geçmişten günümüze zihin kavramı hakkında pek çok iddia ortaya atılmıştır. Kimilerine göre zihin kavramı doğumla başlayıp bedene yerleşen, ölümle de bedeni terk eden tinsel bir varlıktır. Kimilerine göre ise zihin bir varlık değildir. Zihin yaşayan bir beden var olduğu müddetçe var olmaktadır. Beden öldüğü andan...
Sanatçı Emre Şengün ‘5’inci Uluslararası Ekslibris Yarışması Özel Ödülü’nü Aldı
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Uzaktan Eğitim Merkezi Grafik Tasarım Birimi Sorumlusu Öğr. Gör. Emre Şengün, İstanbul Ekslibris Derneği, İstinye Üniversitesi ve Selçuk Ecza Deposu tarafından düzenlenen 5. Uluslararası Ekslibris Yarışmasında Özel Ödülü (Mehmet Rafet Atalık) alarak büyük bir başarıya imza attı.
Sanatçı Emre Şengün’ün bugüne kadar Belçika, Çin,...
Hakikat, Metin, Boşluk ve Yorum
Metin’de yani var olan her şeyde “boşluk” temel koşuldur çünkü boşluk tefekkürü, tefekkür de yorumlamayı önceler. Boşluk’u kendimizce tamamlamayı dileriz. Nesnenin yoruma muhtaç olması bundandır. Boşluk diyalektik ya da birlik olacak biçimde nesneyi harekete geçirmek onu doldurmak ister; bu ontolojik gelgit hermenötiğin sonsuz koridorlarında seyreder. Boşluk göstergenin...
“Her Tür Felsefe Bana Gülünç Geliyor”
Bir boşluk üzerinde yaşıyoruz ve kendime bu boşluğun üzerine bir şey inşa etmenin nasıl mümkün olabileceğini soruyorum. Kesinlikle hiçbir şey bilmiyoruz. Ne sınırlı bir evreni, ne de sınırsız bir evreni tahayyül edebiliriz. Ne sınırlı ne sınırsız bir evren, bunları tahayyül etmemiz mümkün değil. Sınırlı, sınırsız, ne sınırlı,...
Derrida ve Filozofların Hayat Öyküleri
Size şu anekdottaki soruyu sormak istiyorum. Biyografi konferansınızda Heidegger'dan alıntı yaparak Aristoteles'in hayatının şöyle özetlenebileceğini aktardınız: "Aristoteles doğdu, düşündü ve öldü." Sonra Marguerite (Eşi) ile olan ilişkinizi sorduğumda bana sadece olguları ve tarihleri verebileceğinizi söylediniz. Bu konu hakkında bir yorumunuz var mı?
Heidegger'ın söylediği, bir filozofun doğumu, ölümü...