Ana SayfaEditör“Felsefe Tarihi” Bir Umberto Eco Geleneği

“Felsefe Tarihi” Bir Umberto Eco Geleneği

Felsefe tarihi, bilinenin aksine ‘kronolojik’ olarak sıralanmış düşüncelerin ya da okulların bulunduğu basit bir dizgeden ibaret değildir. Bu bağlamda felsefe tarihini sistematik olarak derlenmiş Düşüncelerin Deposu olarak görmek tekdüze ve sığ bir görüşün doğal sonucudur. Sığlaşma, düşünce, felsefe ve tarihi ayrı görme alışkanlığının doğal sunucudur. Buradan hareketle bu üçlüyü birbiri içine eriterek erken sonuca varabiliriz: Felsefe tarihi felsefe [düşünce]nin ta kendisidir, yani düşünme izleklerinin tarihsel belirlenimi düşüncenin neliği ile özdeştir. Düşüncenin içeriksel ve yöntemsel gelişim süreçlerini felsefenin [bizatihi] kendisiyle karşılayabilmemiz mümkündür. Bu sayılanların tamamı felsefedir.[1]

Felsefe tarihini onto-epistemolojik zeminde belirledikten sonra bu yazımızın asıl konusuna değinelim. Bu makalede Umberto Eco[2] ve Ricardo Fedriga editörlüğünde hazırlanan ve Alfa Yayınlarından neşredilen Felsefe Tarihi, 2022 1. Basımın tüm ciltlerini (1-2-3-4-5) kapsayacak şekilde ele almaya çalışacağız. Çalışma, metni biçimsel ve içeriksel anlamda mercek altına alarak (spekülatif) Düşünceyle olan irtibatlarını soruşturmaya girişecektir. Aynı zamanda FT’yi[3] de aşan felsefi bir kitap eleştirisi kaleme alınacaktır.

İçerik Zenginliği

Eco, Türkiye’de oldukça meşhur ve birçok eseri Türkçe’ye çevrilen bir yazar. “Bir polymathes[4] olarak tanımlanabilen Eco, göstergebilim ve Orta Çağ tarihi ile estetiği konusunda uzman olmasının yanında ayrıca son yıllarında edebiyat eleştirilerine ve iletişim yazılarına imza atmıştır.”[5] Çok yönlülüğünün bir sonucu olarak ele aldığı ya da yazdığı her metin olağanüstü ayrıntılarla dolu olan Eco, Felsefe Tarihi (1-2-3-4-5) serisini de bu yönde oldukça titiz bir şekilde yürütmüş.

Felsefe Tarihi serisini incelediğimizde içerik çeşitliliği ve zenginliği dikkat çekmektedir. Yukarıda da bahsedildiği üzere felsefe tarihi genelde düşünce ekollerini, filozofları ya da bağlı bulundukları felsefi okulları içermektedir ve Eco, felsefe tarihini tek bir filozofun veya düşünce akımının hikayesi olarak sunmanın yanlış bir tutum olduğunu düşünmektedir. Farklı düşüncelerin ve çeşitli filozofların tartışmalarını ve etkileşimlerini gözlemleyerek, okuyucuya geniş bir perspektif sunmanın derdine düşen Eco bu açıdan bakıldığında ansiklopedi kültürünü yeniden canlandırmak gibi bir rolü de üstlenmiştir.

Örneğin FT 5. cilt “Aydınlanmadan Kant ve Hegel’e” başlığını taşımaktadır. Ancak bu başlık yanıltıcı olabilir, zira bu bölümde ilintili onlarca filozof ve bilim adamı ele alınmıştır: Diderot, d’Alembert, Voltaire, Rousseau, Montesquieu bunlardan sadece birkaçıdır. Bir yanlış anlamaya mahal vermemek adına şunları eklemek zorundayız: FT, (klasik bir tarih ansiklopedisinden farklı olarak) filozof ve bilim adamlarını değişken düşünce süreçlerinin merkezine alır ve bu durumu dönemin önemli metinleri ve olayları eşliğinde okuyucuya sunumlar. Tekrar etmek gerekirse FT düşünce değişimlerinin izleklerini ve izahatlarını okuyucuya sunar bir yapıdadır, bu da onun en belirgin farkıdır. Eco’ya göre, düşüncelerin ortaya çıktığı sosyal, kültürel ve entelektüel bağlamı görebilmek çok önemlidir. Filozofların yaşadıkları dönemin olayları, toplumsal değişimler ve diğer felsefi akımlarla olan ilişkileri onların felsefe yapma biçimleriyle yakından ilgilidir.

Eco felsefenin Yunan’da başlamasının kültürel nedenleri olduğunu söyler. Bunu söylemekte haklıdır. Paganlık, özgür ticaret, demokratik zemin, felsefenin burada başlamasının sebeplerindendir. Hülasa FT’nin içeriksel olarak yapısını söyle özetleyebiliriz:

  • Tarihsel bağlamı anlama,
  • Düşüncenin gelişim aşamalarını ön plana çekme,
  • Dilin önemini açığa çıkarma,
  • Farklı perspektiflere yer verme.

Eco, demokratik bir anlayışla türlü ekollere ve düşünürlere yer vermiş, dolayısıyla zengin ve derinlikli bir içerik sunmayı başarabilmiş, bu sayede düşüncenin evrimi tüm cihetleriyle okuyucunun inisiyatifine bırakılıyor. Biçimsel olarak FT, i) “Kültürel Ortam”, “Metinler”, “Daha Ayrıntılı Bilgi” başlıklarıyla ilerleyen bir formata sahip. Bu biçimsel yapı sayesinde ilgili dönemin en önemli filozofunun tüm uğraş alanlarına göz atıp, sonra dönemin kültürel ortamına (örneğin Rönesans dönemine) göz atabilir sonra da bu filozofların (kurucu) eserlerinden kesitleri okuyabilir, bu izlek sayesinde okuyucu, dönemin genel görünümüne kuşbaşı bakma fırsatı bulabilirsiniz.

Eco’nun Literatüre Kazandırdıkları

Eco’nun [ansiklopedi] çalışkanlığının ve gayretinin motivasyon kaynağı Antik Yunan düşüncesinin nasılığı ve neliğini bulmaktır, evet bu doğru ancak bunun yanı sıra Eco yazdığı ve editörlüğünü yaptığı ansiklopedik metinlerde:

  1. Bilimin ve felsefenin iç-içeliğini göstermek,
  2. Bilginin yaygınlaşmasını sağlamak,
  3. Yazı dili olarak tarafsız bir dilin keşfini mümkün kılmak,
  4. Mistik ya da okült birtakım çalışmaları tarihin içine konumlandırmak,
  5. Çok yönlü bir bakış açısıyla geçmişe demokratik bakış geliştirmek gibi

misyonları da üstlenmiştir.

Umberto Eco

Düşünce ile İrtibat: Eco’nun Tarih Anlayışı

Bilinen ilk felsefe tarihçisi Aristoteles’tir. Üstadın amacı tabii ki sistematik bir felsefe tarihçiliği değildi, asıl amacı şuydu: düşünürken ve yazarken bazı filozofları zihnine çağırıp, onları konuşturur —bu yazım şekli (hocası) Platon’la benzerdir— akabinde okuyucuyu düşüncenin mayalanma süreci ile baş başa bırakırdı. Görüldüğü üzere Aristoteles’in felsefe tarihçiliği (yazımı) aslında felsefe yapmakla aynı şeydir. Aristoteles’in felsefe yapma şeklinden oldukça etkilenen ve bugün anladığımız anlamda felsefe tarihçiliği yapan felsefe tarihçiliğini kürsüye taşıyan ve ona (kurumsal) bir kimlik veren de Hegel’dir. Eco’da genel itibariyle aynı yoldan yürümektedir. Ona göre felsefe tarihi (Aristoteles ve Hegel’de olduğu gibi) düşüncenin dönüşümleri ve etkileşimleri ile alakalıdır ve tekrar etmek gerekirse tarihe geçmiş birtakım olayları sıraya sokup onları hizalamak değildir.

FT’de, Eco’nun olağanüstü birikimi ve edebiyatçı kimliğinden gelen dil kullanmadaki ustalığı hemen fark edilmektedir. Burada sıra dışı bir entelektüelle karşı karşıyayız: Bu bağlamda FT, Eco’nun rehberliğinde okuyucuya hermetik bilimlerden büyüye, Simya’dan masonluğa kadar geniş bir yelpazede okuma ve izleme şansını okuyucuya sunabilmektedir.[6] Bir felsefe tarihi ansiklopedisinin bu denli zengin içerikli olmasının tek bir sebebi var: Eco her yerde insan düşüncesinin nüvelerini görmektedir. FT, şeylerin kökenine düşüncenin kendisini yerleştirmektedir. Dolasıyla tarih sahnesinde düşüncenin değişim-dönüşüm uğraklarını göz ardı edemeyiz. Buraya kadar yazılanlar ışığında Eco’nun ağzından şöyle bir tarih tanımı çıkması muhtemeldir: Tarih, düşüncenin devinimsel sonuçlarının doğa ile mutabakata getirilmesidir.

FT Neden Okunmalı?

FT klasik bir felsefi okuma modeli öngörmüyor. Çok çeşitli alanlarda okuyucuyu beslemeyi amaç ediniyor. Felsefi düşünüşün mahir rehberliğinde Doğa ve Dünyanın birlikte yürüyüşünde insanı merkeze alıp tüm oluşu insan düşüncesine bağımlı kılıyor. FT oldukça sade ve anlaşılır bir dil ile yazılmış. Ortalama her cilt 300-350 sayfadan oluşuyor. Ciltli baskı ve karton kapaklı baskı seçenekleri sunuyor. Alfa Yayınlarının baskı kalitesini de hesaba kattığımızda ortaya harika bir iş çıktığını söylemek mümkün. FT, olabildiğince zengin ve hacimli bir içeriğe sahip. Özellikle içerik ve alt başlıkların tasarımı, seçilen fotoğraf ve resimlerin özgünlüğü dikkat çekiyor; sadece felsefeye değil düşüncenin değdiği her alanı mercek altına alan FT, okuyucuya zevkli bir okuma serüveni sunuyor ve bunu sonuna kadar hak ediyor.

Can Murat Demir

[1] Bkz. George W.F. Hegel, Felsefe Tarihi 1-2-3. Notabene Yayınları (2022).
[2] Eco (1932-2016) İtalyan bilim insanı, yazar, edebiyatçı, eleştirmen ve okült uzmanı. Gülün Adı ve Foucault Sarkacı gibi romanlarıyla bilinir.
[3] U. ECO, Felsefe Tarihi 1-2-3-4-5. Çev. L. T. Basmacı. İstanbul 2022. Alfa Yayınları.
[4] Birkaç alanda kendini ispatlamış bilge anlamında.
[5] E. Nacak, Felsefe Tarihi 1. Yazar: U. Eco, Libri VII (2021) 61-63.
[6] Bkz., Cilt 5., s.154, “İllüminati ve Masonluk” maddesi.

Editör (CMD)
Editör (CMD)http://www.felsefehayat.net
Yazılarını Mavi Melek Edebiyat Topluluğu, Düşünbil gibi dergilerde yayınlama fırsatı buldu. FOL Kitap öncülüğünde bazı kitapların hazırlanmasında görev aldı. Bu kitaplardan bazıları "Sorunsallıkta Yaşamak", Jan Patočka, Plotinos, "Tanrı, Ruh ve Mit", Henri Bergson. 2009 yılından bu yana felsefehayat.net'in (kurucu) editörlüğünü sürdürmektedir.

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

DİĞER YAZILAR