Persona: Kadın-erkek ilişkilerinin varoluşçu kaynağına inen bir Bergman klasiği.
Sürekli kadın mimikleriyle hayatı ve insan ilişkilerini hicveden Bergman bu filmde, kendisini dış dünyaya kapamış bir kadın sanatçıyı esas alarak, hayatın içindeki ruhsal boşalımları, çekişmeleri çok iyi betimliyor.
Filmde kadın-erkek ilişkilerinin dışında lezbiyen bir birlikteliğin ne kadar güçlü bir metafizik ve duygu barındırabileceği de gözler önüne seriliyor.
Sıra dışı (lezbiyen) bir aşkla, kadınsal bir yalnızlık ne kadar ilintilidir?
Kısaca her Bergman filminde olduğu gibi yine varoluşun sancılı koridorlarında gezinmeye çıkıyoruz diyebiliriz. Bu temayı kolaylıkla filmin en başındaki uyuyan ve kitap okuyan çocuk sahnesinden de anlayabiliriz.
Kadın menşeili filmlerde usta olan Bergman, yine izlenesi bir film yaratmış diyebiliriz. Bergman ve kült yapımlardan hoşlananlara buradan duyurulur.
Can Murat Demir