Tanrılar Mimarı

İnsanları evcilleştirmek ve şartlandırmak uysal birer “köle” yapmak için görünmez ”korkular yaratırım” bu korkularla onların hayatlarına müdahale edebilir onları istediğim tarzda şekillendirebilirim. İnsanlara ‘yasalar’ yaratır ve inanmaları için gerekirse kişiye uygun ‘Tev’iller’ ve yorumlar yaparak itikad/iman/inandırılan olmasını sağlarım…

Bitkileri evcilleştirmenizi isterim
Hayvanları evcilleştirmenizi isterim
Çocukları evcilleştirmenizi isterim
Topraklarınıza çitler çekip sınırlar çizmenizi isterim
Zamanı 5’e veya 2’ye bölmenizi isterim
Yeryüzünü şekillendirmenizi evcilleştirmenizi isterim
Kadınlarınızı ‘evcilleştirmenizi’ isterim
Erkeklerinizi ‘Savaşa hazırlamanızı’ isterim

İnandırmak için elimden geleni yaptıktan sonra onlardan ”Kurbanlar/Şehitler” isterim kurtuluşları için gerekli olanın bu olduğunu söylerim. Çelişkili sözlerimi ustalıkla farklı yorumlar ve te’viller/yorumlar ile kullarımın zihninden gizlerim.

İnsanların tutunacağı dallar yaratır o dallara alıştırır daha sonra alışkanlıkları üzerinden “sermaye” elde ederim. Böylece “güç” ve “imkân” sahibi olurum hükmetmek artık daha da kolaylaşır.

İnsanlığı/kullarımı benim getirdiklerimi/öğretilerimi sık sık telkin ederim, kendi ideolojik kitabım dışında ki tüm kitaplardan uzak tutarım.

Onlara ”Akıllarının” sınırları olduğuna inandırır ve ileriye gidip daha fazla ‘anlamaya çalışmalarına’ engel olurum, sonrasına gitmenin küfür/isyan olduğunu ve “cehennemlik” bir suç olduğuna inandırırım.

Onları, özleriyle göremeyecekleri birçok ‘güç’ olduğu inancına sürüklerim.

Hayal dünyalarına nüfuz eder ve oradan ileriye giderek kendi politikamı zihinlerine yerleştiririm. Anlatacaklarımı öyle betimler ve alegorik bir dil ve üslup ile simgelerim ki, bu anlattıklarımdan şüpheye düşeceklerin ancak merhametsiz ve adil olmayan insanlar olabileceğini ve cehalet içinde olanların beni anlamayacağını söylerim.

Tanrı yaratıcısı bir ‘kadın düşmanıdır.’

Ben kadınlardan nefret ederim, onları sadece erkekler için araç ve gereç olarak gösteririm. Bir kadının şahitliğini kabul etmem. Bir kadın ‘oy’ kullanamaz ve ‘seçme ve seçilme’ hakkı olamaz. Kadının merhamet dolu dünyası benim uykularımı kaçırır. Kadındaki samimiyetini emerim/sömürürüm ve erkeklerin eline düşürürüm kadınları. Kadını erkeğin ve egemen olan kullarımın ‘’doğurgan dişileri’’ olarak ‘’doğum makinesi’’ haline getiririm.

Kadınları hurafelere inandırırım ve onların ‘ağaçlara dilek adamakla’ ve ‘kutsal mezarlarda yatan kutsal ölülere mum yakmalarını’ öğütler, içi boş onlarca uydurma gelenekle etraflarını sararım, böylece kadının öfkesini ve refleksini kırarım.

Kulluğuma ve egemenliğime /krallığıma iman eden ‘Mü’min’ inanmış erkek ve kadınları birbirine düşman ederim. Bana iman etmeyenleri ‘şeytan, kafir, müşrik, sapık’ ilan ederim.

Halkları bir birine düşman ederim. Kutsal evlatlarım olan bana iman etmiş olan ‘cennetlikler’ ile ötekileri arasında derin uçurumlar yaratırım ve bu savaşları ve kan dökülmesini sağlar.

Bana iman eden bir kul/köle asla ‘bilimsel bir kaynağı’ Benim Tanrılığıma rağmen kaynak gösteremez. Önce benim öğretilerim ve kitabımdan paragraflar ve cümleleri referans alacak daha sonra ‘bilimsel verileri’ değerlendirecektir.

Siz kullarımı birbirinize üstün kıldığıma inandırdım, ve böylece aranızdan huzuru ve barışı ortadan kaldırdım.

Birbirinizi köleler edinmenizin daha akıllıca olacağına inandırdım ve bir birinizi köleler edindiniz. Sonra köleleriniz arasında isyancıları kendi ‘adımla’ destekledim. Bir birinizle savaşmanızı istedim. Köleler özgürlüğünü istediğinde sizleri alışkanlıklarınız uğruna katliamlar yaptınız.

Kutsal günler, geceler ve şeylerin varlığına inanmanızı sağladım. Böylece kutsal zırvalar uğruna katliamlar yaptırdım sizlere. Bana öyle iman ettiniz ki nesillerinizi benim kutsal törenlerimle kutsadınız.

Benim yüceliğimi/gücümü ve varlığımı nesiller boyu saf ve tertemiz zihinleri ile küçük çocuklarınızı zorla veya severek inandırdınız. Din adamlarınız sizleri benim adıma katlettiler veya savaşlara teşvik ettiler.

Siyasi partilerinize tanrınız olan bana yakınlığı için iman ettiniz inandınız ve ‘oylarınızı’ verdiniz. Gelenekleriniz ve alışkanlıklarınızı ben size inandırmıştım binlerce yıl öncesinden. Artık insanlığın barışını isteyen herkes ‘şeytan’ ilan edilecekti. İnsanlığın doğal ve normal şartlarda yaşaması için mücadele edenler ‘’TERÖRİST’ olarak yıllarca zindanlara atılacak ‘işkenceci dindar’ lar tarafından öldürülecekti.

Yeryüzünde ‘Adalet’ aramak bir trajediye dönüşecekti.

Sizleri yarattığım tanrı adına hepinizi lanetledim. Ve bunca ideoloji, kin, nefret, öfke ve cehalet içinde rezil bir hayattan sonra ölecek olan zavallı ‘’düşünmesi engellenmiş hayvanlar’ olarak asla dirilemeyeceksiniz.

Hiçliğin Mimarı

Konuk Yazar
Konuk Yazarhttp://www.felsefehayat.net
Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız makalelerinizi themetallords@hotmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır.

1 Yorum

  1. Kim yapar bunları, bi öznesi/özneleri var mı?

    bilmiyorum duyduk mu ama kanal metinleri ve ruhsal kanal bilgileri benzeri bi çok içerik var dünyada;
    (Diğerlerini dışlayarak/bilmeyerek ve ısarla da önermeyerek sadece aşağıdaki linkte örnekleri sunulmuş olan metinlerden söz ediyorum)
    (http://kasyopyadeneyi.tr.gg/)

    Bu metinlere bakılırsa, gerçekten dünyayı fethetmeye ve insanları evcilleştirmeye ve köleştirmeye çabalayan dünyadışı üstboyutsal/üst gerçekiksel bi uzay uygarlığı var, Ve bu uzay uygarlığı bilinmeyen-görünmeyen karanlık teknolojilerle, (elektirk/elektromanyetik-ses dalgaları,haarp vb.) aklımızı bulandıryor, bizi kontrol altında tutmayı deniyor, gerçekliğimize müdahale ediyor ve duygusal enerjilerimizi uzaya hortumlayarak bunlarla besleniyor;

    Bu ilk okuyuşta kurgu bilim hatta kurgu bilim ötesi görülebilir ve gözükebilir ama mitoloji, insanlığın acılı ve yitik gerçekliği, gerçekliğin tüm çarpıklığı ve saçmasapanlıklarla birlikte yorumlandığında neden olmasın uçurumuna düşüyor; Özellikle insanlığın geçmişte gen manipülasyonu benzeri şekilde fiziksel yapısının manipüle edilmiş oalbileceği savı, tüm hastalıklar, fiziksel dayanıksızlık, burada yaşam deneyimlemenin zorlukları, vb. başka şeyler harmanlandığında yine neden olmasın çukuruna düşüyor;

    ama en büyük ve güçlü savımız şu;
    Gerçeğin peşine düşen herkes, deliriyor ya da delirtiliyor, akılları sapıyor ya da sapıtılıyor; Bütün iyiler ve saf ve güçlü ruhlar neredeyse , insanlığa yüsek bilim, yüksek edebiyat, yüksek gerçek, yüksek müzik hatta vermeye aramağan etmeye çalışmış çabalamış herkes neredeyse zorluklar ve sıkıntılar ve acılar içinde yaşamışlar; Ve bu artık olabilir mi ye düşüyor;

    Ben, yukarıdaki linkte sunduğum kaynakları; gerçeklikle, dinlerle, mitoslarla, metafizikle vb. yanında da gerçek nedirle tarafsızca ilgilenen herkese ya da kendini gerçeğin peşinde duyan-gören yaşayan herkese, tüm bu metinler ilk okunuşlarda, bakış ve göz gezdirişlerde, akıldışı, deli saçması ve hatta deli ötesi deli saçması, mesnetsiz,vb. gibi de gözükse; özenle incelemeyi tavsiye ediyorum;

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

DİĞER YAZILAR