"Söylenebilir olan ne varsa, açık söylenebilir; ve üzerine konuşulamayan konusunda susmalı". "Yine de dile getirilemeyen vardır. Bu GÖSTERİR kendini, gizemli olandır o." L.Wittgenstein
Hiç, bir...
Max Stirner’in Der Einzige und sein Eigentum (Biricik ve Mülkiyeti - yazı boyunca BvM diyeceğim) adlı eserinin yayınlanmasından (1844-45) kısa bir süre sonra BvM’ne...
Biricik’in skandalını tam olarak anlamamızı sağlayan işte şudur: Gelecekten söz eden herkes aldatmak istiyor.” -Peter Sloterdijk-
“Niezsche Yılı” olarak kutlanan 2000 yılında ünlü Alman filozof...
Gözyaşları dökülüyor gökyüzünden gün ağarınca, içelim her birini duyumsayarak.
Gılgamış Destanı insanlığa miras kalan ilk edebi eserdir; ana teması aşk ve dostluk üzerine kurulu varlık...
"Oturmadan önce götünüzden izin isteyin."
Augustinus: "Dışkı ile idrar arasında doğarız." Böylece yaşamımız boyunca kendi excretalarımızla (ifrazatlarımızla) bir mücadeleye gireriz. Excretalar kültürel anlayışımızı, duruşumuzu,...
Bazen kötü hissedersin! Çünkü o an bunu gerektirir. Sanki yokmuş gibi tanrının emrinden çıkmak istersin. Peygamber kadar özgürsündür suç işlemede, dermanın yoktur yiyip içmeye...
Karanlığa aldanan bir şey barındırıyordu iradesinde. Belki de sürekli korkuyla dolaşan, asla mutluluğu tatmamış biriydi. Karamsarlığını çok iyi saklamış olan bu adam, orman yalnızlığına...
Karısını öldürdüğünde henüz 20’li yaşlarında genç bir adamdı. O zamanlar hayatın ya da ölümün ne olduğunu tam olarak bilmiyordu. Ama azimliydi, öğrenmesi fazla uzun...
" Tanrım, nasıl katlanacağım? " dedi kadın.
Bu kadar şeyi göğüslenebileceğini zannederken canının acısından ölebilecek dereceye geleceğini sanmıyordu. Bu kadar ağır bir darbe beklemiyordu hayattan....
Sıradanlık. Gündelik işler insanı bir nesne mi yapar? Bir şeye odaklanmak bir saplantı mı yoksa bir nimet midir? Bu sorular aynı zamanda insan varoluşunun kronik bir hastalığına...
Yoksulluğumun sesiydi. Solunda gelen ses, benimdi.
Bazen çırpınışımdı belki, bazen egoydu biraz.
Hep yoktun ama, hiç olamamıştın ya da.
Eksik bir şeyler vardı hep, ellerin miydi sahi?
Ya...
Yalnız yaşamanın bir tek amacı vardır sanıyorum; o da daha başıboş, daha rahat yaşamak. Fakat her zaman, buna hangi yoldan varacağımızı pek bilmiyoruz. Çok...
Kolayca doğrulanabilir ki, büyük yazarlar, olayların nedenleri üstüne yazarken, yalnız en doğru bildikleriyle yetinmez, bir ince buluş, bir güzellik getirmek koşuluyla, inanmadıklarını da yazarlar. Bir...
Belagat. Bir kendinden geçişin haklı bildirgesi. Bir kendini serimleme, bir politik ölüş, bir-hezayanın-haklılaştırılışından-öte-dillenme olarak.
Öyle bir yaratık düşünün ki… Zihnindeki, öğretilmiş ve öğretilenlerin realitesini sorgulayan-şüphelenen...
Ne sağlam bir pabuç kalır yarına,
Ne de kokuşmamış bir çorap
Taşıyorsa eğer koca bir insanın yükünü.
Ağzımdan dökülen ilk cümlemin mısraları oldukça şaşkınlık yarattı Jerzy’de. Kayalıkları...
Hayat nedir? Bu soru bir anlama meramı üzerine değil sadece hayatın ne kadar yavan ve sığ olduğunu vurgulamak içindir. Hastalıklı vücutların dünyası olarak hayat…...
Aşk nedir?
Tanımlanabilir mi?
Metal müzik aşkı nasıl niteler?
…
Eğer müzik akla ve duygunun üst katlarına seslenmemiş olsaydı ona sanat diyemezdik, onu basit gösteri danslarının estetik katına...
Gerçek, henüz işlenmemiş bir cinayettir.
İnsan ise bir tahayyül. Zira, bu hayali gerçekleştirecek olan yine kendisidir. Bu yüzden bir mucizeyi bekliyoruz. Kim bilir!
Şeytan, insandır. Bazen...
Yıllar sonra aynı yola girmiştik yeniden. Aynı heyecan, aynı coşku ile. Öldürmeye çalıştığı kadar doğmuştum içinde. Bir ışık huzmesi gibiydim. Gözlerini kapatıp kaçmaya çalıştığı...
Uyku, geceyle sevişmenin bir diğer adıdır. Ve her sevişme yeni bir acının sana rağmen tekrarlanmasıdır. Kadın, aşkın sadece habercisi değildir. O aynı zamanda elinde kırbacıyla...
İnsan ruhu değerlidir. İşlenmemiş bir elmas gibi hayat boyu parıldar, durur. Eğer bu çağrıyı fark etmezsen, o sadece toprağın altında parlayan bir maden olarak...
Günlerin, haftaların ve yılların zaman kavramından azade edilerek kutsallaştırılması çok eski bir gelenektir. Bir ortaçağ ya da şark hastalığı da diyebiliriz. Ancak bu gelenek...
O gelince şimşek çakar gül yüzüne
Yağmur çiselemeye başlar mısralarıma.
O gelince,
Beni ne kadar çok tanıdığını
Öyle bir hissettirir ki
Sır gibi kendimden bile sakladığım alınganlıklarım
Utanırlar.
O gelince,
Güzel bir...
Yazmak çok asık suratlı bir iştir. Bunu ispatlayamam. Çünkü yazarken aynaya bakabilen kişi sayısı çok azdır ya da hiç yoktur. Kendi mimiklerimize dikkat ettik...