Ana SayfaEditörMemleket Nereye Gidiyor?

Memleket Nereye Gidiyor?

memleket-nereye-gidiyor

Bugün itibariyle gündeme acı bir haber düştü. Ankara Güven Park civarındaki dolmuş duraklarında canlı bomba faciası… Şu ana kadar resmi olmayan rakamlara göre 100’ün üzerinde ölü var. Ve bir o kadar da yaralı olduğu bilgisi sosyal medyada dolaşıp duruyor. Resmi olmasa da bu sayıların artacağından ne yazık ki eminim. Çünkü sosyal medyada olay anının kamera görüntülerini izledim. Üzgünüm ki bu patlamadan çok fazla ölü ve yaralımız olacak… Üzgünüm…

Şu güne kadar gündelik siyaset hakkında bir tane bile yazı yazmayan ben artık dayanamayıp kalemi kağıdı alıp bu haber ve insanlarımızın duygusuzluğu hakkında hemen yazma gereksinimi duydum. Olacak gibi değildi çünkü, dayanamadım, bir değil iki değil kaçıncı patlama oldu gerçekten sayısını unuttum.

Türkiye nereye gidiyor böyle?

Neden diye sorduğumda bir iki şey düştü aklıma. Bunlardan biri duyarsız ve cahil insanların memleketteki çoğunluğu. Gerçekten de okuma yazma oranı ve cahillikten kırılan bir memlekette yaşıyoruz. Bilinçsiz ve memleketten bihaber insanların nefes aldığı bu coğrafyada artık yaşamak çok zor hale geldi.

İşte bu yüzden bu haldeyiz diye kendi kendime söylendim. Hayıflandım! Yazık yazık dedim. Halen yanlışın ve doğrunun ne olduğunu ayırt edmeyecek kadar aptal bir millet olduk. Bunu neye borçluyuz

Neden böyle karamsarım?

Bu haberin geçtiği sıralarda sosyal medyada halen Survivor ve diğer iğrenç kadın evlendirme programlarına ait geyikler dönüp duruyordu. Bunları görünce artık dayanamadım ve harekete geçtim diyebilirim. İnsanların bu denli sıradanlaşması ve ucuzlaşması midemi bulandırdı. O kadar ki ölümler insanlara normal geliyordu. Onlar için önemli olan Survivor’ daki Yılmaz Morgül’ün performansıydı. Bu çok acımasızca… Hiç adil değil. Televizyonlarda manşet manşet haber geçerken bu adamlar hala Survivor final tahminleri yapıyorlardı.

Yazık çok yazık!

Türk insanının düştüğü sıradan ruh halinin 2. nedeni de yozlaşan medya yayını ve taraflı habercilikti. İnsanımızla birlikte her şeyin yozlaşması kaçınılmazdı ve öyle de oldu. Bu acı haberin düştüğü saatlerde insanlar halen gereksiz ve boş şeylere meyil edip memleket meseleleri yerine saçma sapan programlarla yatıp kalkıyorsa o memleket bitmiştir zaten. Evet bitmiştir. Bu budur! Başka bir açıklaması yok. Yok! Yok!

Son söz olarak nesillerin terbiye edilmesinin ne kadar önemli olduğunu bir kere daha anladım. Cehaletin karanlık yüzünü gösterdiği, küçük çıkar gruplarının elinde yitip giden bir memleketi izliyorum şu an! İnsanımızın trajikomik halini gördükçe içim sızlarken, duygusuz ve onursuz yöneticilerin elinde kaybolan bir ülkeye ağlıyorum…

Yazık çok yazık!

Editör: C.M.D.

Editör (CMD)
Editör (CMD)http://www.felsefehayat.net
Yazılarını Mavi Melek Edebiyat Topluluğu, Düşünbil gibi dergilerde yayınlama fırsatı buldu. FOL Kitap öncülüğünde bazı kitapların hazırlanmasında görev aldı. Bu kitaplardan bazıları "Sorunsallıkta Yaşamak", Jan Patočka, Plotinos, "Tanrı, Ruh ve Mit", Henri Bergson. 2009 yılından bu yana felsefehayat.net'in (kurucu) editörlüğünü sürdürmektedir.

BAŞLIKLAR

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

DİĞER YAZILAR

Dahası - Ötekiler - BAŞKASI

Işıksız Gökyüzü

Yüceler yücesi eşsiz bedenine dokunurken ellerim Günah peşinde koşardı arsız ruhum Kuru otlar büsbütün zapt etmiş toprağını Yüzüm kararır kalbim alışamaz sensizliğe Titrek ellerim soğuyor senden uzakta Ah benim...

Salem

Salem, 17.yy cadı katliamını anlatıyor ve senaryo gerçek olaylardan yola çıkılarak hazırlanmış. Salem... ABD'nin Massachusetts eyaletine bağlı Boston şehrinin yakınında bulunan küçük bir koloni köyü. Daha...

Häxan

Danimarka - İsveç ortak yapımı olan Häxan, cadılık uygulamaları ile engizisyon mahkemeleri arasındaki mücadeleyi belgesel film tarzında işlemiş. Film yedi bölüm halinde hareketli resimlerle ilerliyor....

Şiir Sanatı

Musiki, her şeyden önce musiki; Onun için tekli mısradan şaşma, Kıvrak olur, erir havada sanki, Ağır aksak söyleyişe yanaşma. Kelime seçerken de meydan senin; Bile bile bir nebze aldanmalı. Dumanlısı...

Ölüm Bir Sevgilidir

Bir ölümün anatomisi nasıldır? Ben sadece taş ve toprak görüyorum. Bir ölümdür sadece bu kadar öz ve saf olan. Bir ölümdür ki o bizi...

Beyti Dost Celse: 13 

Herkes bu sıradan geçecek, vazifelerinizi yapmadınız. Onları düşünmediniz bile..! size, her insan bir insanın kardeşidir. İnsanlar birbirinin kardeşidir demedik mi…? Onu tuttunuz mu..? Siz...

Akşam Güneşi

Bakın, akşam güneşinin sıcağıyla evrim Yeşiller içindeki kulübeleri nasıl parlatıyor! O giderek çekilirken, Gün kurtuluyor, Bize inip kaybolurken bile hayat veriyor. Ah! Bir kanat yerden beni kaldırmıyor, Ki ardından,...

En Güzel Şey Sensin!

Şu hayatta bulduğum ve bulacağım en güzel şey sensin. Hayat ne kadar iğrençse, sen de o kadar kutsalsın benim için. Bu doğru orantı, aşkın...

Pişmanlığın Tekerrürü

istemezdim uyanmayı dehşet içinde yatağımda kime kıvrılsam sensizlik göğsümde beslediğim hayaletler korkunç bir iple bağlandı kaderime bir kara veba bendeki başka bir tür musibet: pişmanlığın tekerrürü sarıyor sefil yoksunluğumu içimde patlayan...

Tan Kızıllığı

Töre'ye karşı seferim bu kitapla başlar. onda barut kokuları duyulduğundan değil; terine bambaşka, çok daha tatlı kokular gelir, yeter ki insanın burun delikleri biraz...

İşte 2014 Yılının En İyi Kitapları

DÜNYA Kitap Dergisi’nin geleneksel ödüllerinde bu sene Faruk Duman’ın “Köpekler İçin Gece Müziği” adlı yapıtı “Yılın Telif Kitabı” seçilirken, Ülker İnce; Oscar Wilde’dan yaptığı...

Nedenler

'Hiçbir çıkış noktam yok', demek isterdim ancak bu sözcükleri düşünen ve yazan biri var; demek ki çıkış noktam benim, Kendim. Öyleyse kendimden başka hiç...

Dürtülerin Dansı

İnsan dürtülen bir varlık. Nerelerinden? Bedeninden öncelikle, somatik dürtü, bedenimizden gelen, türümüzün tüm bireylerine özgü harekete geçirici, kımıldatıcı güdü. Thumotik dürtü, duygularımızdan kaynaklanıyor. Noetik...

Beyti Dost Celse: 4

Geç kaldınız…! Geç kaldınız…! Geç kaldınız…! İnanınız diyoruz… Önce mantıkla ölçünüz, sonra inanınız..! İnanmayanlar kör olanlardır. Onlar karanlıkta kalmaya mahkum… siz inansanız da inanmasanız da,...

Ölmeden Önce

Bir çam kozalağının bile ayırt edebildiği gün-gece dönümleri, her şeyin yaşamın özünden olduğu bilgisini fısıldamaktadır... Dikkatsizce, önemsemeden fırlatılan bir taş, evren ruhunda hissedilmektedir. Peki,...