Su

“We will be landing shortly, please fasten your seatbelts. Kurtuluyordu nihayet…

Su gibi git, su gibi gel sevgili Su esprisinden dahi bayat hissettirmişti, yay gibi zıplayan çocukla, jöle gibi yayılmış uyuyan devin arasında sandviç olmak. Uçaktan iner inmez saat farkı mağduru olup iniş saatini bir saat geç haber verdiğini farketti. Kendini doğru Duty Free’ye attı. Bir parfüm, bir çanta, bir makyaj seti, bir parfüm daha… Eli kolu bir hayli dolacaktı karşılanana kadar. “Nasıl olsa babam taşır” cümlesi beyninde dolaşmaya başladığı an siren sesleri duyar gibi oldu.

Oniki yaş pijamalarının içinde kurumaya bıraktığı kendini yeni bulmuştu daha. Babasının 3 sene boyunca kalmaya zorladığı katolik yurdundan yeni sıyrılmış, İngiltere’de üvey annesine karşı koymaya ürkek külkedisi yaşantısının ölüm çanları yankılarını bile tamamlamamıştı. Eve dönmenin güç kıran sinsi toksikliği üşenmemiş, havaalanına kadar sürünüp solutmuştu kendini. O 18 yıl boyunca dört katlı villalarında bir eli yağda bir eli balda bir hayat sürmemişti. Tufaya getirmek ince iştir. Kim derinliğinin ve karanlığının çıplak gözle görülebildiği bir çukura çivileme atlamaya gönüllü olur ki? Lüks hayatları tam da distopyalarını ütopya ilüzyonuyla sıkıca kaplamak üzere dizayn edilmişti. Bir günde üç ülke gezebilen özgür ruhun uçağının izi silinmeden şoförsüz adım atamayan bir rapunzele dönüşmesi düpedüz hapisti, ne lüksü?

Suratsız kasiyere ve kollarındaki materyalizm yığınına baktı, suratsız kasiyere baktı, titreyen kollarına baktı. Bekleyemezdi, daha fazla bekleyemezdi alınmayı. Üçüncü boyutunu korumak uğruna koşar adımlarla uzaklaştı bu dokunsa yıkılacak plastik kuleler topluluğundan. Sıçraya sıçraya koşturuyordu mayışık mayışık gün yüzüne çıkmakta olan bavulların arasından her bir hücresini kaplamış pastel bir bulantıyla. Trajikomik esintisiyle bu tablo, dayısının ona 8 yaşındayken yatak masalı olarak ailesine kavuşma yolcuğundaki Usame Bin Ladin’in kanalizasyondan yüzerek kaçışını anlatması gibiydi; güçlü mesaj, yanlış yer, yanlış zaman. Üçyüz dolarlık Givenchy çantalarının kurbanlık koyun gibi dizildiği mağaza vitrininde sekmekteki yansımasıyla göz göze gelmesiyle kahkahalara boğulması bir oldu.

Taşın da, kağıdın da, makasın da vardı bir azraili. Su ise çabasızca süzülerek kayıplara karıştırabilirdi tüm materyalleri kendi dalgalarıyla haşır neşirken. Katkı maddesiz tek bir nefesi yeterliydi, yetecekti, yetmek zorundaydı okyanus çukurlarını bir bir aşmaya.

Deniz Baran

Konuk Yazar
Konuk Yazarhttp://www.felsefehayat.net
Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız makalelerinizi themetallords@hotmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

DİĞER YAZILAR

Dahası - Ötekiler - BAŞKASI

İnsanlığa Çağrı: 25 Nisan 1950

Dünyanın yalnız maddî endişeler içinde büyük sür'aile korkunç bir karanlığa gitmekte olduğu asrımızda; maddeye, menfeate ve yokluğa tapan hotkâmca kör bir zihniyetin ilimden vicdanı ayırmayı...

Göklerdeki Savaş Bitmedi!

Saklı karanlığın ayak izlerini takip edin ve asıl savaşın ruhlar üzerinden yürütüldüğünü görün, görün ki peygambersiz kurtuluşa eresiniz. Meleklerin savaşı bitti mi sanıyorsunuz? Hayır! Bitmedi....

Eylem: Kurtuluşun Sistematiği

Eylemin Ruhu: Yok etmenin gidişatı kaosa gebe; bunu artık çok iyi biliyoruz. Her eylemin kanla bitmesi ve kanın arttıkça kutsallığını yitirmesi bu yüzden olsa...

Hiçlik, Göbeksizlik

Bilinç ve bilinmezlikte... Hiçlik, Aşkınlık, Fena, Göbeksizlik... Sürekliliğin, değişkenliğin ve bilinmezliğin akışı ile yetkin merakın 'oluşlarla devinimini' sürdürmesi, 'hiçlikte varoluşun' hikayesini, yazı dilinin döndüğü kadar motiflerle...

Sonbahar ve Sen

Sonbahar, adı üstünde son liman. Sen olmadan nasıl geçecek göreceğiz. Dediğin gibi "sensizlik ağır bir ölüm " mü yoksa "mutlak bir sessizlik" mi olacak...

YKS-TYT-AYT Ünitelerine Göre Felsefe Çıkmış Soruları Ve Cevapları

1. ÜNİTE – FELSEFEYLE TANIŞMA 2. ÜNİTE BİLGİ FELSEFESİ 1. Bilimsel kuramların ortaya çıkışını bir mucize olarak göstermek hiçbir şekilde savunulamaz. Bilimin geçmişine bakıldığında, önceleri bir...

Good Will Hunting

Bir insan diğer bir insanın hayatını ne kadar etkileyebilir? Bir deha, onu keşfeden bir profesör ve onların arasında kalan hassas bir psikolog… Bir hayat bilgeliği öyküsü,...

Adem, İlk Yaratılan Varlık Değildir

Celse: 130 ’Adem ile Havva hikayesi beşer anlayışının, özellikle bugünkü beşer anlayışının kolaylıkla benimseyemeyeceği bir vakıayı içine alır. Çünkü bir erkek varlıktan normal yolların dışında...

Yatağım Boş

Yatağım boş çünkü kadınım beni terketti. Sağlıksızım çünkü yeterince iyi beslenemiyorum. Çevremde beni anlayabilecek pek kimse yok. Kabuğumun içinde yalnız yaşıyorum, yirmi beş yıllık...

Ah Bir Bilseniz

Ah bir bilseniz, ah bir bilseniz insanın içinde kaç siyah gökyüzü var? Kaç yaralı kuş? Kaç umutsuzluk biriktirmiş insan ve kaç intihar? Kaç ölüm? Ah...

Niçin Gülüyoruz?

Ama araştırmalar olayın bu kadar basit olmadığını gösteriyor. Tabii sizler de haklı olabilirsiniz. Gülmek araştırmacılar tarafından yıllarca araştırıldığı kadar karmaşık olmayıp, ilkel atalarımızdan kalan,...

Germania

Germenlerin evlilik bağları nedeniyle başka kabilelerle karışmadıklarını, ayrı, bozulmamış bir halk olarak kaldıklarını söyleyenlerin düşüncelerine katılıyorum. Bu nedenle sayılarının çokluğuna karşın Germenler her yerde...

Aşk Tanrıyı Utandırdı

Herkeste sahte iman sahte güman, Dedikü ben severüm melaikeüm Dedi ben severüm aşk temizdür yarim benüm, Derdi nale çekünce yırttı kefen gitti kerem Koşti koldan kola yardan yare...

Gizemli El

İstanbul âşıklarından, Stefanos Yerasimos'un kitabında yer alan başka bir İstanbul efsanesi'ni anlatmamak olmaz... Efsaneye göre, At Meydanı'nda bulunan Dikilitaş'ın dibinde bakırdan tılsımlı bir el...

“Fasa Fiso”, hep kitap Logosuyla 6 Nisan’da Raflarda

Şarkılarıyla rock müziğe damgasını vuran Teoman bu defa kalemi, kendi hayatına dair hikâyelerini anlatmak için eline aldı! Teoman’ın, çocuk Teoman’dan rock yıldızı Teoman’a uzanan yolculuğunu anlatırken, zaman...