neon ışıkları altında, karanlık sesler modası…
etrafta imitasyon yalnızlık…
alevden arzular giyinmiş ıslak dudaklı kızlar
su ve ateş, vardiya değiştirmiş adeta…
boyut değiştirmiş kafalar
ikişer ikişer görünürde suretler…
neon ışıkları altında, karanlık sesler modası…
tabii ki yalandan mutluluk arayışları
tin’in rahmine boşaldıysa garabet meleği,
duygular suikaste uğramışsa,
liğme-liğme edilmişse şefkat,
ne diye o zaman ayık olmaya dikkat!
iyiyim diye avunmak…
saatler…
onlarda huzura ermeli demiş çapkın düşler
”hadi biraz bana doğru gel”
demiş ve ani bir hareketle vermiş dilini yalnızlığın ağzına
ve bir süredir ateşi düşmeyen bedenler,
bulur arzuların düşlediği vitamini…
ikisi aynı anda bağırışmış.
sonrası cinayet…
silahını çekmiş yalnızlığın esiri
şarjörü boşaltmış şehvetinin mezarına
gömmüş sonra kalan en masum yerlerini
İlkay Beyaz