Geceyi yorgan gibi çeksen de üstüne üşürsün.
Zemheri gibi yanıbaşında taht kurmuş yalnızlıktır tir tir titreten seni.
Sigara durmanında gözyaşı damlalarının sarmalı
Ve kahvende paslı, buruk bir tat…
Uyuyamazsın, uyanamazsın.
Geceyi yorgan gibi çeksersin üstüne.
Ama karanlıktan korktuğun için değil,
yalnızlıktan korktuğun için.
Geceyi yorgan gibi çeksende üstüne: Üşürsün.
Ayaz gibi vurur iliğine.
Halbu ki; şehir kadar büyük yolları vardır kaçışının.
Bir de uyuduğunda ötmese ilk ada vapuru,
Şöyle 03.00 gibi kalksa Kadıköy rıhtımından.
Hele Kadıköy’de olsan 03.00 gibi.
03.00 gibi yalnız olsan.
03.00 gibi ortasında olsan ömrünün.
Saat 03.00’te uyanık olsa şehir.
Saat 03.00’te ölsen.
Geceyi yorgan gibi çeksen, Üşürsün.
Sabaha karşı, yarı martı çığlıkları uzaktan…
Yarı kırbaç sesleri yarı çığlık senden, geceden,
işkenceden Saat 03.00 gibi tam Saat 03.00 gibi
düşün Kan kaleminden dökülmüş kağıda Kan kaleminden kırmızı var
Beyaz üstünde kırmızı ruj lekeleri adı ömrünün Saat 03.00 gibi tam
Ben Saat 03.00 gibi tamam an içinde tam kızıl bir yalnızlık
Yüreği kaskatı maktülün
Kan kaleminden kırmızı var
Beyaz üstüne siyah
Bulut üstüne gök
Yeryüzüne tunç adı ömrünün kan kaleminden kırmızı var Saat 03.00 gibi tam gitmem gerek,
intihara sözüm var
03.00 gibi yalnız olsan 03.00 gibi ortasında olsan ömrünün
Yine de olmaz
Gitmem gerek
İntihara sözüm var
Hakan Badik